Yurt dışından temin edilen hizmetlerde KDV
Bursa Gerçek Gazetesi: 14 Aralık 2011
Ekonominin dinamik yapısına uyum sağlamak için vergileme ile ilgili konularda yapılan sıkça değişiklikler ve yeni düzenlemeler vergi sistematiğinin bozulmasına ve mali mevzuatın takip edilebilir olmaktan çıkmasına yol açmaktadır.
Ancak bu olumsuzluğun giderilmesi için Kurumlar Vergisi Kanunu'nun yeniden yazılıp yürürlüğe girmesiyle başlayan gelişmeler, Gelir Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanunu gibi diğer vergi kanunlarının yeniden yazılması çalışmalarıyla devam etmektedir.
İkincil mevzuat diyebileceğimiz tebliğ ve sirkülerlerin yeniden yazılarak birleştirilmeye çalışması da son zamanlarda yapılan çalışmalardan. Örneğin Katma Değer Vergisi sirkülerlerinin tamamını kapsayacak şekilde 60 No’lu sirküler geçtiğimiz aylarda yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yine, Katma Değer Vergisi uygulamasında karmaşık bir yapıya sahip “KDV Tevkifatı” konusu tek bir tebliğ kapsamında düzenlenmeye çalışılmaktadır. Bununla ilgili tebliğ taslağı, ilgililerin katkısını almak amacı ile Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sitesinde yayınlandı.
“KDV Tevkifatı” konusu karmaşık olduğu kadar, uygulamada duraksamalara ve tereddütlere açık bir konudur. Tebliğ taslağı bu olumsuz durumları gidermeye dönük olarak düzenlenmiş olup ilgililerin katkı vermeleri gereken bir düzenlemedir.
Kısaca Katma Değer Vergisi tevkifatı, mal veya hizmet alıcısı konumundaki mükellefin söz konusu KDV’nin satıcıya ödemeyip vergi idaresine ödemesidir. Tevkifat tamamen olabildiği gibi kısmen de olabilmektedir.
Tebliğ taslağında KDV tevkifatı ile ilgili tüm unsurlar ele alınmaya çalışılmıştır. Ben sadece yurt dışından temin edilen hizmetlerle ilgili olanları aktarmaya çalışayım.
Yurt dışından temin edilen hizmetler
Bir hizmetin KDV’nin konusuna girebilmesi için Türkiye’de ifa edilmesi gerekmektedir. Türkiye'de yapılan veya faydalanılan hizmetler Türkiye'de ifa edilmiş sayılır. Hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmez.
KDV’nin sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi için hizmetten Türkiye’de faydalanan muhatabın KDV mükellefi olması şart değildir. KDV mükellefiyeti bulunmayanlar da söz konusu hizmetler nedeniyle KDV tevkifatı yaparak 2 No.lu KDV beyannamesi ile beyan etmek ve ödemek zorundadır.
Yurt dışından temin edilen ve tevkifata tabi tutulması gereken hizmetlere ilişkin olarak şu örnekler verilebilir.
Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmayan firmalar tarafından;
- Türkiye’de inşa edilecek bir alış-veriş merkezi için yurt dışında çizilip Türkiye’ye gönderilen mimari proje hizmeti,
- Türkiye’de faaliyette bulunan enerji santralinin işletilmesine ilişkin olarak yurt dışından verilen danışmanlık hizmeti,
- KDV mükellefiyeti olmayan genel bütçeli bir idareye yurt dışından verilen bilgisayar yazılım hizmeti,
- KDV mükellefiyeti olmayan bir sivil toplum kuruluşuna konusuyla ilgili olarak dünyadaki hukuki gelişmeler hakkında yurt dışından bilgi gönderilmesi hizmeti KDV tevkifatına tabidir.
Yurt dışından temin edilen ancak tevkifata tabi tutulmaması gereken hizmetlere ilişkin olarak şu örnekler verilebilir:
- İhraç edilecek mallar için yurt dışındaki firmalar tarafından yurt dışında verilen gözetmenlik, reklâm ve tanıtım, müşteri bulma ve benzeri hizmetler, KDV’nin konusuna girmediğinden KDV hesaplanması ve tevkifat yapılması söz konusu değildir.
- Türkiye’deki otel, hastane, özel okul gibi hizmet işletmeleri için yurt dışında yapılan reklâm ve tanıtım hizmetleri KDV’nin konusuna girmeyeceğinden tevkifat da söz konusu olmayacaktır. Ancak bu hizmet işletmeleri için yurt dışında müşteri bulan firmaya, Türkiye’ye gönderdiği müşteriler için ödenen komisyon ve benzeri bedeller üzerinden KDV hesaplanacak ve bu KDV tutarı sorumlu sıfatıyla beyan edilecektir.
- Türkiye’deki firmanın yurt dışındaki tazminat davasını yurt dışındaki mahkemelerde takip eden avukatın yaptığı hizmet, yurt dışında ifa edildiğinden ve hizmetten yurt dışında faydalanıldığından söz konusu işlem KDV’nin konusuna girmemektedir. Bu nedenle avukata ödenen bedeller üzerinden KDV hesaplanıp sorumlu sıfatıyla beyan edilmeyecektir.
Ancak, yurt içindeki firmanın Türkiye’deki tazminat davasını takip eden Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmayan avukatın yaptığı hizmet, Türkiye’de ifa edildiğinden ve hizmetten Türkiye’de faydalanıldığından KDV’ye tabi olacak ve avukata ödenen/borçlanılan bedel üzerinden hesaplanacak KDV, yurt içindeki firma tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.
- Yurt içinde faaliyet gösteren firmalara, çalışanları ile ilgili olarak yurtdışında verilen eğitim, seminer ve konferanslar KDV’nin konusuna girmemektedir. Dolayısıyla, bu hizmetler nedeniyle KDV hesaplanması ve sorumlu sıfatıyla beyanı söz konusu olmayacaktır.
- Türkiye'de yerleşik bir inşaat firmasının yurtdışında yaptığı inşaatlara ilişkin yurtdışında verilen bakım, onarım, montaj gibi hizmetlerin yurtdışında yerleşik başka bir firma tarafından verilmesi KDV’nin konusuna girmediğinden, bu hizmetler nedeniyle KDV hesaplanması ve sorumlu sıfatıyla beyanı söz konusu değildir.
Yurt dışından temin edilen hizmetler için yapılması gereken KDV tevkifatı, nev’i şahsına münhasır bir konu olması sebebi ile uygulama esnasında çok dikkatli irdelenmelidir.
Lokman hekime atfedilen dikkat ile ilgili güzel sözler ile bitirelim yazıyı.
- Lokman Hekim'e sormuşlar:
- Bilgeliği kimden öğrendin?
- "Körlerden" demiş.
- Nasıl olur? demişler.
- “Körler yoklamadan adım atmazlar” diye cevap vermiş.